Metrodan Kaçış Film Fragmanı İzle – Konusu

The Taking of Pelham 1 2 3
Kaynak 1
Hata Bildir ×

Film Bilgileri
1 ay önce eklendi
Metrodan Kaçış Film Fragmanı İzle – Konusu
16 izlenme
IMDb: 6.4

Metrodan Kaçış (The Taking of Pelham 123), 2009 yılında vizyona giren ve yönetmenliğini Tony Scott’ın üstlendiği bir aksiyon-gerilim filmidir. Başrollerinde Denzel Washington ve John Travolta gibi iki güçlü ismi bir araya getirir. 1974 yapımlı orijinal “The Taking of Pelham One Two Three” adlı filmden ve John Godey’nin aynı adlı romanından uyarlanan bu modern versiyon, New York’un yeraltında geçen bir rehine krizi öyküsünü dinamik bir anlatımla yeniden canlandırır.

Bu makalede, Metrodan Kaçış’ın çekim mekânlarından IMDb puanına, konusundan oyuncu kadrosuna, film müziklerinden aldığı eleştirilere kadar birçok detayı kapsamlı biçimde ele alacağız. Aynı zamanda Denzel Washington’un filmdeki performansının aksiyon-gerilim türündeki yerini ve Tony Scott ile iş birliğinin önemini inceleyerek, neden Metrodan Kaçış’ın hâlâ izlenmeye değer bir yapım olduğunu göreceğiz.


Arka Plan ve Yapım Süreci

Metrodan Kaçış (The Taking of Pelham 123), Tony Scott ve Denzel Washington iş birliğinin bir diğer ürünü olarak karşımıza çıkar. İkili, daha önce Crimson Tide, Man on Fire, Déjà Vu ve Unstoppable gibi başarılı aksiyon/gerilim projelerinde birlikte çalışmışlardı. Bu film, 1974 tarihli orijinal “The Taking of Pelham One Two Three”nin yeniden yapımı olmakla birlikte, yönetmen Tony Scott, 21. yüzyıl izleyicisine hitap edecek şekilde çağdaş bir uyarlamayı tercih etmiştir.

Senaryo, Brian Helgeland tarafından kaleme alınmıştır. Helgeland, L.A. Confidential gibi önemli projelerde yazarlık deneyimi edinmiş, gerilim ve drama türlerine yatkın bir isimdir. Bu filmde, New York’un yeraltı ulaşım sistemi olan metro, suçluların rehine eylemi ve polisi karşı karşıya getiren bir eksende hikâye oluşturur. Gözü kara bir soyguncu ile sakin bir metro kontrol görevlisinin psikolojik ve fiziksel çatışmasını vurgular.

Başrolde Denzel Washington, Walter Garber karakteriyle bir MTA (New York Metropoliten Taşımacılık İdaresi) görevlisini canlandırır. John Travolta ise Ryder adlı karizmatik, tehlikeli ve oyunbaz lideri oynar. Film, New York metrosunda gerçekleşen vagon kaçırma eylemini ve milyon dolarlık fidye talebini konu edinirken, gerilimi saniye saniye artırır.


Çekim Mekânları

New York, Metrodan Kaçışın ana platosu olarak ön plana çıkar. Filmin büyük bölümü, MTA’nın gerçek hattında ve metro istasyonlarında geçirilir. Manhattan’ın altındaki labirentimsi tüneller, düşük ve flu ışıklandırma, metal yansımalar ve kapatılmış raylar gibi unsurlar, filmin karanlık ve klostrofobik atmosferini destekler.

Ancak New York’taki yoğun yolcu trafiği ve güvenlik konuları nedeniyle, bazı tünel ve istasyon sahneleri kısıtlı saatlerde veya geceleri çekilmiştir. Aksi takdirde, şehir ulaşımını durdurmadan film çekmek neredeyse imkânsız olabilirdi. Bazı sahneler, kapalı set olarak inşa edilen metro vagonu ve istasyon maketlerinde çekilmiştir. Yine de, Tony Scott ve ekibi gerçek mekân hissini korumak adına, New York MTA ile yakın iş birliği yapmıştır.

Dış mekân çekimlerinde, Manhattan silüeti, Times Square, Downtown gibi ikonik noktalar da kısa sekanslarda kullanılır. Walt Whitman Köprüsü, Grand Central civarı ve City Hall bölgesi gibi yerlerde, polis birimlerinin operasyon hazırlıkları ve rehine krizine dair basın buluşmaları sahneleri canlandırılır. Bu çekimler, New York polisinin aciliyet hissini ve kentsel kaosu ekrana taşır.


Filmin Konusu ve Hikâye Akışı

Metrodan Kaçış, normal bir iş gününde New York metrosunda seyahat eden yolcuların bulunduğu Pelham 123 vagonunun, Ryder (John Travolta) önderliğinde bir grup suçlu tarafından ele geçirilmesiyle başlar. Hırsızlar, rehine durumunu ilan ederek yüksek miktarda fidye talep ederler. Bu eylem, şehir yönetimini ve polisi şoka uğratır.

Bu esnada, Walter Garber (Denzel Washington), MTA’da denetmen olarak çalışan, sıradan bir kamu görevlisidir. Günlük görevinde metro akışını izlemek, teknik sorunlarla ilgilenmek gibi işler yürüten Garber, bir anda telsiz üzerinden Ryder ile konuşmak zorunda kalır. Ryder, fidyeyi belirli bir süre içinde getirmelerini, aksi takdirde rehineleri teker teker öldüreceğini duyurur.

Filmin ilerleyen dakikalarında, Garber istemese de bu müzakerenin merkezi haline gelir. New York Polisi ve Belediye Başkanı, SWAT ekipleri, FBI gibi birimlerin tümü devreye girer. Fakat Ryder ile gerçek ve ikna edici biçimde konuşabilen tek kişi Garber’dır.

Ryder, soğukkanlı ve hesapçı tavrıyla rehineleri korku dolu bir atmosferde tutar. Zaman daralırken, fidyenin toplanması ve teslim edilmesi süreci şehirde kaosa yol açar. Medya, olayı 24 saat canlı yayınla aktarır, trafik ve panik artar.

Garber aynı zamanda kendi itibarını da savunmak zorundadır. Geçmişteki bir idari soruşturmada, yolsuzluk ithamına uğramış olması nedeniyle teknik göreve çekilmiştir. Ryder, Garber’in bu zayıf noktasını kullanır ve onu psikolojik olarak tahrik eder. Müzakere esnasında, kamuoyuna da açıklanan bu iddialar, Garber’ın karakterini ve ahlaki bütünlüğünü test eder.

Hikâye tansiyonu yükselerek devam eder. Ryder’ın tahmin edilemez ruh hali, polisi güç duruma sokar. Bir yandan fidye hazırlanmaya çalışılırken, diğer yandan kahraman bir polis memuru olan Camonetti (John Turturro), Garber’ı profesyonel bir rehine müzakerecisi ile değiştirmek ister. Fakat Ryder, Garber’dan başkasıyla konuşmayı reddetmektedir.

Son bölümde, fidye teslimi ve metro vagonundan kaçış planı devreye girer. Polis ve Ryder’ın ekibi arasında yoğun bir çatışma başlayacağı beklenirken, film beklenmedik hamlelerle izleyiciyi şaşırtır. Ryder, kendi çıkarı için ani ve tutarsız kararlar alabilirken, Garber da şehri kurtarmak ve rehineleri korumak için kişisel risk almaktan geri durmaz.

Final, Garber ve Ryder arasındaki son yüzleşme ile noktalanır. Bu yüzleşmede, ahlaki açıdan “kötü adam mı, yoksa sadece sistemin kurbanı mı?” sorusunun cevabı muğlak kalır. Yine de Garber, kendi itibarını ve rehinelerin hayatını korumayı başarır. Tony Scott, şiddet ve gerilimi finale kadar dozunda tutarak aksiyon severlerin beklentilerini karşılamaya odaklanır.


Oyuncu Kadrosu ve Performanslar

  • Denzel WashingtonWalter Garber: Sıradan bir MTA görevlisi, ancak uyuşmaz bir durumu çözmek için kahramanca bir rol üstlenir. Washington, Garber karakterinin dürüstlük ve kaygı dengesini ustalıkla yansıtır.
  • John TravoltaRyder: Karizmatik ama nevrotik bir suç lideri. Travolta, aşırı tepkileri ve delidolu mizacıyla gerilime yakıt ekler. Ryder’ın öfke patlamaları ve zalim kararları filmin tansiyonunu yükseltir.
  • John TurturroCamonetti: Rehine müzakeresi konusunda uzman bir polis. Garber’a kuşkuyla yaklaşır, ancak zamanla onun samimi çabasına tanık olur.
  • James GandolfiniNew York Belediye Başkanı: Olayı kamuoyuna yansıtırken politik çıkarları ve medya baskısı arasında sıkışır. Gandolfini, esprili ve kibirli tavrıyla dikkat çeker.
  • Luis GuzmánPhil Ramos: Ryder’ın ekibindeki iş birlikçilerden biri. Suçlunun sadık yardımcısı rolünde yer alır.

Denzel Washington ve John Travolta’nın karşılıklı sahneleri, filmin belkemiğini oluşturur. İkisi arasındaki telsiz diyalogları ve yüz yüze geldiği anlar, hafif mizah dokunuşları ve güçlü gerilim hissiyle öne çıkar.


IMDb Puanı ve Eleştiriler

Metrodan Kaçış, IMDb üzerinde 6.4/10 civarında bir puana sahiptir. Eleştirmenlerin bir kısmı, Tony Scott’ın hızlı kurgu ve enerjik çekim tarzını fazla abartılı bulurken, diğer kısım yüksek tempo ve gerilimin filmin ruhuna uygun olduğunu savunur.

Denzel Washington ve John Travolta’nın kimyası genelde beğeni toplar. Washington’un canlandırdığı sıradan adamın kahramanlığı, Travolta’nın öngörülemez suçlu karakteriyle zıtlaşma yaratır. Kimi eleştiriler, orijinal 1974 filmine göre daha az derin bir senaryo sunulduğunu vurgularken, modern izleyiciye hitap etmesi açısından tatmin edici olduğunu ifade ederler.

Gişe başarısı açısından, yaklaşık 100 milyon dolarlık bütçeye karşılık dünya çapında 150 milyon dolar civarında hasılat elde eder. Bu rakam, mütevazı bir kar anlamına gelse de kült sayılabilecek bir etki yaratmaz. Ancak DVD/Blu-ray piyasası ve televizyon gösterimlerinde film, Tony ScottDenzel Washington iş birliği arşivinde kendine yer edinir.


Film Müzikleri ve Atmosfer

Harry Gregson-Williams, filmin müziklerini bestelemiştir. Aksiyon ve gerilim sahneleri boyunca hareketli ritimler ve elektronik/orkestral düzenlemeleri harmanlayan besteci, Tony Scott’ın hızlı ve düzensiz kurgusuna adrenalin katar. Filmde, yankılanan tren sesleri ve telsiz anonsları gibi çevresel sesler de hikâyenin klostrofobik atmosferini derinleştirir.

Teker teker rehinelerin bulunduğu vagon, düşük ışık ve metal yansımalar ile kasvetli bir ortam sunar. Ryder ve ekibinin saldırgan denetimi altında tutulan yolcuların korku dolu bakışları, gergin diyaloglar ve silah sesleri film boyunca hissedilen tekinsiz havayı sürekli diri tutar. Tony Scott, diyalog dışı sahnelerde el kamerası ve hızlı kurgu geçişlerini kullanarak aktif bir gerilim oluşturur.


Ana Temalar ve Karakter Gelişimi

Metrodan Kaçış, özel ve kamusal kimlik temaları üzerinden bir “birey vs. sistem” çatışması sunar. Walter Garber, görevine sadık bir memur olmasına rağmen yolsuzluk iddiası gölgesinde çalışmaktadır. Bu durum, kahramanlık veya dürüstlük arayışında olan bir adamın masumiyetini ispatlama çabasını derinleştirir.

Ryder ise zengin ve fazlasıyla hesaplı bir suçlu gibi görünür. Ancak onun özel motivasyonu, Wall Street sahtekârlıkları, borsa manipülasyonu ve kendi intikam duygusu ile şekillenmiş olabilir. Film, “toplumsal adaletsizlik ve özel öfke” karışımını sıkça dile getirir. Ryder’ın “her şey parayla ölçülebilir” yaklaşımı, rehineleri pazarlığa konu unsurlar olarak görmesiyle tezahür eder.

Sistem, New York Belediyesi ve polis aracılığıyla, rehine kurtarma ve fidyeyi karşılama arasında gidip gelirken, bürokrasi ve medyanın da devreye girişiyle kaos artar. Garber, bir yandan kendi itibarını korumaya uğraşırken, diğer yandan zamanla yarışarak rehinelerin can güvenliğini ön plana taşır.


Önemli Sahneler ve Doruk Noktaları

  1. Metro Ele Geçirme Anı: Ryder ve ekibinin, Pelham 123 numaralı trenin bir vagonunu silah zoruyla ele geçirdiği sahne, filmin esas gerilimini başlatır. Yolcular korku içinde kalırken, Ryder’ın soğukkanlı talimatları dehşeti artırır.
  2. Ryder-Garber Telsiz Diyalogları: Rehine pazarlığı sırasında ikilinin karşılıklı zekâ ve kelime oyunları, psikolojik gerilimin tavan yaptığı bölümlerdir. Ryder, Garber’ın geçmişe dair zayıf noktalarına yüklenirken, Garber mantık ve insanî çağrılarla vakit kazanmaya çalışır.
  3. Polisin Müdahaleye Hazırlanması: SWAT timi ve keskin nişancılar, tünelde saldırı planlarken, Ryder kilit konumları elinde tutar. Bu sahneler, hem teknik hem de takip unsurlarıyla aksiyonu yükseltir.
  4. Fidye Teslimi ve Kaçış Girişimi: Zaman daralırken, şehirde trafik ve beklentiler artar. Para teslimini denetleyen polisin büyük baskısı altında, Ryder kendi kaçış senaryosunu işletir. Gergin anlar, filmin doruk noktalarındandır.
  5. Garber ile Ryder’ın Yüz Yüze Gelmesi: Finalde, ikili arasında fiziksel ve duygusal bir çatışma yaşanır. Garber, inanç ve cesaret ile rehineleri kurtarmaya çalışır. Ryder’ın ateşle oynayan planı, sürpriz bir karara dönüşebilir.

Aldığı Eleştiriler ve Gişe Performansı

Metrodan Kaçış (The Taking of Pelham 123), eleştirmenler nezdinde karışık yorumlar aldı. Bazıları, Tony Scott’ın yüksek tempolu ve stilize yaklaşımını fazla gösterişçi bulurken, kimileri de yıldız oyuncu kadrosunun dinamizmiyle filmin baştan sona heyecan sağladığını ifade etti. IMDB puanı 6.4 civarında seyrediyor; bu da ortalama düzeyde kabul edilebilir.

Gişede, film 100 milyon dolarlık bütçeye karşın yaklaşık 150 milyon dolar hasılat elde etti. Bu mütevazı getirisi, stüdyonun beklentilerini tam karşılamasa da büyük bir hayal kırıklığı sayılmadı. Ancak kült seviyesinde bir popülerlik yakalayamadı. DVD ve televizyon gösterimlerinde ise Denzel Washington’un diğer Tony Scott filmleriyle birlikte anılarak ek bir izleyici kitlesine ulaştı.


Denzel Washington’un Kariyerindeki Yeri

Denzel Washington, Metrodan Kaçış ile Tony Scott’la beşinci kez çalışmıştır (diğer iş birlikleri Crimson Tide, Man on Fire, Déjà Vu, Unstoppable). Washington, burada karizmatik dedektif veya özel ajan rollerinden farklı olarak pasif gibi görünen bir metro görevlisini oynar. Lakin durum ciddileştikçe liderlik ve insiyatif göstermesi, kahraman figürüne evrilmesi mümkündür.

Washington, Garber karakterine samimi, mütevazı ve insancıl bir boyut kazandırır. Orta yaşın getirdiği yorgunluk ve tecrübeyle, masum insanları kurtarma arzusunu aynı potada eriterek doğal bir kahraman haline gelir. Bu yönüyle film, Denzel Washington’un aksiyon ama insancıl karakterleri canlandırma konusundaki uzmanlığını destekleyen bir örnek sunar.

Filmde, “kendi geçmişinde temize çıkma” motivasyonu da Washington’un psikolojik performansını zenginleştirir. Garber’ın masumiyetini ispatlama çabası, rehineler için canla başla mücadele etmesini mantıklı kılar. Denzel Washington, diyaloglar ve vücut dili ile kararlı bir duruş sergilerken, duygusallık ve vicdani hesaplaşma gibi alt tonları da yansıtır.


Tematik Analiz: Para, Güç ve Sıradan Kahramanlar

Metrodan Kaçış, para ve güç ekseninde bir rehine eylemini sunarken, Walter Garber gibi işçi sınıfına yakın bir karakterin cesaretini yüceltir. Ryder, fidye talep ederken Wall Street’i ve piyasa manipülasyonunu da vurgular; zira finansal çıkarlar, büyük bahisler ve kendi kâr hırsıyla yoğruludur.

Ayrıca gariban bir memurun kahramanlaşması, Tony Scott sinemasında insana dair izleklerden biridir. Yönetmen, bürokrasi ve kurumların zafiyetini gösterirken, bir bireyin yüksek çabayla nasıl fark yaratabileceğini öne çıkarır. Rehineler de istedisiyle sıradan vatandaşlar olup suçun ve şiddetin öngörülemezliğini yaşarlar.

Yönetmenin stilize aksiyon ve hızlı kurgu tarzı, tek mekân merkezli gerilimi canlı tutar. Tünellerin basık, kapalı ortamında kaçış veya polis baskını gibi sekanslar, psikolojik ve fiziksel çatışmaları iç içe geçirir. Film, umutsuz bir atmosferde umut barındırmasıyla da pozitif bir mesaj verebilir: “Karşılaştığın zorluğa rağmen, doğrularını savun.”


Önemli Sahneler

  1. Metro Kontrol Merkezinde İlk İrtibat: Walter Garber, rutin işinin ortasındayken Ryder’ın telsizden anons yapması. Burada Garber, dehşet ve şaşkınlıkla ilk kez soygun gerçeğini öğrenir.
  2. Fidye Talebi ve Zamana Karşı Yarış: Ryder’ın 1 saat gibi bir süre verip, her dakikada bir rehineli öldürme tehdidiyle Garber’ı panike sürüklemesi. Bu sahne, gerilimin doruğa tırmandığı noktalardan biridir.
  3. Garber’ın Kendi Suçlamalarıyla Yüzleşmesi: Ryder, Garber’ın yolsuzluk iddiasına dair düşmanca sorular sorarak onu utandırır. Kamuoyu ve polis departmanı da Garber’a kuşkuyla yaklaşır.
  4. Metrodaki Yolcuların Dramı: Rehin durumundaki yolcuların umutsuz bakışları, aranmayan telefonlar, aileleriyle iletişememe halleri, filmin insani boyutunu öne çıkarır.
  5. Final Yüzleşmesi: Para teslimi ve ekipin kaçma girişiminde Garber ile Ryder arasındaki gerilimli hesaplaşma. İkili, ahlaki ve kişisel düzeyde restleşirken, filmin son hamlesi gerçekleşir.

Gișe ve Kültürel Etkisi

Metrodan Kaçış, 150 milyon dolar civarındaki hasılatıyla kâr etse de, eleştirmenler nezdinde “Tony Scott’ın en iyi filmi” listesinde yer bulamaz. Yine de film, Denzel WashingtonTony Scott iş birliğiyle aksiyon/gerilim arayan kitleye güvenilir bir seçenek olarak sunulur.

Kimi izleyiciler, 1974 yapımının kendine has mizahı ve daha basit anlatımını yeğlerken, modern versiyonda yüksek tempolu kurgu ve görsel stilizasyonun öne çıkması fark yaratır. Bu farklılık, filmin retro hayranları ile modern aksiyon tutkunlarını bazen ayrı düşürmüştür.

Kültürel açıdan, film New York metrosunu soygun ve rehine eylemi gibi kâbus senaryolarıyla özdeşleştirir. Şehir yaşamındaki güvenlik ve kalabalık unsurlarını, suç potansiyeline açılan bir kapı olarak yorumlar. Bu fantezi, kentsel gerilim türündeki pek çok yapıma ilham olacak niteliktedir.


Karakter Çatışması ve Ahlaki Boyut

Filmin ana çatışması, Garber ile Ryder arasındaki müzakere ve zıtlıklardan doğar. Garber’ın masumiyet ve onur mücadelesi, Ryder’ın hırçın ve acımasız tavrıyla çarpışır. İki karakter de, kendi doğrularını kanıtlamaya çalışır.

Ryder, insan hayatını pazarlık masasına yatırarak ahlaki açıdan en dip seviyeye iner. Para ve intikam duygusuyla hareket ederek, şehir yönetiminin zayıf noktalarını gösterir. Garber ise insan canını korumak ve şehirin düzenini sağlamak için kendi riskini göze alır, hatta politik ya da idari baskılara boyun eğmemeye çalışır.

Bu bağlamda film, “Sıradan bir birey ne kadar kahraman olabilir?” ve “Bir suçlunun motivasyonu hangi noktada anlaşılır?” gibi sorularla izleyiciyi baş başa bırakır. Ayrıca medya, belediye başkanı ve polis teşkilatı gibi unsurların da çelişkili davranışları, kentsel sistemin hantallığına dair bir eleştiri sunar.


Film Müzikleri ve Ses Tasarımı

Harry Gregson-Williams’ın müzikleri, hızlı kurgu ve yüksek tempolu sahnelerde ritmik elektronik altyapılara yaslanır. Enstrüman olarak saksafon ve düşük vuruşlar da New York’un caz-vari kaosuna atıfta bulunur. Rehine anlarında gerilimi artıran yaylı ve perküsyon dokunuşları öne çıkar.

Ses tasarımında metro tünelleri ve demir çarkların sürtünme sesi, koşuşturan kalabalık, acil fren uğultuları gibi atmosferik unsurlarla zenginleştirilmiştir. Bu, sahnelerin klostrofobi ve kaos boyutunu perçinler. Telsiz görüşmeleri ve yankılanan silah sesleri de filmde tehdit algısını yüksek tutar.


Final ve Son Değerlendirme

Metrodan Kaçış (The Taking of Pelham 123), Denzel Washington ve John Travolta arasındaki iki kutuplu çatışmayı, Tony Scott’ın dynamik rejisiyle harmanlayan heyecanlı bir aksiyon-gerilim filmidir. Orijinal 1974 filmin basit ve sıcak yaklaşımları, bu versiyonda yüksek tempo ve daha stilize bir anlatımla güncellenir.

Film, rehine ve fidye temasına odaklanırken, New York metrosunun yer altı atmosferinde gerilimli bir mikrokosmos yaratır. Walter Garber gibi mütevazı bir memurun, zorlu bir suç eylemine karşı durması, insani bir kahramanlık hikâyesi sunar. Ryder karakteri ise öngörülemeyen ve tehlikeli tavrıyla kötü adam imajına renk katar.

Son sahnelerdeki beklenmedik hamleler, filmin çoğu aksiyon klişesinden farklı bir tat sağlamayı amaçlar; yine de izleyicinin beklentisi tam olarak karşılanmayabilir. Filmin akıcı kurgusuna rağmen, daha derin bir alt metin sunmadığı, karakterlerin geçmiş hikâyelerinin yüzeysel kaldığı eleştirileri getirilir. Bununla beraber, saf aksiyon ve gerilim bekleyenleri tatmin edecek düzeydedir.

Denzel Washington’un karakter derinliği, John Travolta’nın eğlenceli ama tehditkâr tavrı ve Tony Scott’ın görsel stili, Metrodan Kaçış’ı izlenmeye değer kılar. Modern şehir gerilimi, soygun teması ve iki karşıt karakterin zıtlığı, sinema severler için heyecanlı bir 1.5-2 saat vaat eder.

Özetle, Metrodan Kaçış (The Taking of Pelham 123), Denzel Washington’un insancıl kahraman rolüyle, John Travolta’nın çarpıcı kötü adam portresini karşı karşıya getiren, yüksek tempolu ve gerilim dolu bir aksiyon filmidir. New York metrosunu bir rehine draması arka planına dönüştürerek, kentsel hayatın risklerini ve insani dayanışmayı aynı potada eritir. Denzel Washington filmografisinde kült sayılmasa da, Tony Scott ile iş birliğinin vitrin örneklerinden biri olarak anılmaya değer.

Yönetmen:
Yapım Yılı:
Bunlara da Bakın
Yorumlar 0 Yorum